12 Aralık 2011 Pazartesi

Eğitmenler için; E-öğrenme Yaklaşımları (Senkron vs Asenkron)

E-öğrenme oldukça kapsamlı bir kavramdır. Bilgisayar teknolojisinin içinde barındırdığı birçok materyalden biri olmasına rağmen birçok materyal ile de iç içe geçmiş durumdadır. Bu nedenle e-öğrenme genel olarak senkron ve asenkron e-öğrenme olarak ikiye ayrılmaktadır. Bu sınıflandırma e-öğrenme kavramının daha iyi bir şekilde anlaşılmasına olanak sağlamaktadır.

Senkron e-öğrenme; eş zamanlı olarak bütün katılımcıların birbirleriyle doğrudan iletişim kurabildikleri elektronik ortamdaki eğitmen yönlendirmeli eğitim şeklidir. Senkron e-öğrenmede; sanal sınıflar, işitsel ve görsel konferanslar, internet üzerinden telefon bağlantısı ile çift taraflı ve canlı uydu yayınları kullanılır. Senkron eğitim ile; tartışma ortamı yaratmak, soru sorup cevap almak, anında test yapmak, video ve multimedya imkanlarından faydalanmak, sunum yapmak, birçok öğrenci ile aynı anda iletişim kurmak mümkündür.

Asenkron e-öğrenme ise; katılımcıların aynı zamanda değil de belli bir zaman ertelenmesinden sonra iletişimine olanak veren eğitim şeklidir. Asenkron e-öğrenme ile; kişinin kendi kendine internet ve CD/DVD vasıtasıyla kurslar alması, videoya çekilen dersler, işitsel ve görsel olarak internet üzerinde yapılan sunumlar, çevrimiçi tartışma grupları oluşturmak mümkündür. Böylelikle, duyurular yapılabilir, mesajlar iletilebilir, test yapılabilir, görsel ve işitsel tasarımlardan faydalanılabilir, sunum yapılabilir, zamandan bağımsız hareket edilebilir.

Senkron ve asenkron öğrenmenin farkları genel bir bütünü oluştursa da klasik ya da geleneksel eğitim ile karşılaştırıldığında ortaya çıkan farklılıklar şu şekilde gösterilebilir;


Senkron e-öğrenmede öğretmen sınıf ortamında olduğu gibi aktif bir role sahiptir. Dersi anlatma görevi öğretmene aittir fakat öğretmen uzaktan anlatan konumundadır. Asenkron e-öğrenmede sınıf ortamında ya da laboratuvar ortamında öğretmenin yönetiminde olan öğrencilere sunum tekniklerini kullanarak eğitim vermek amaçlanmaktadır. Örneğin, Powerpoint ile hazırlanan sunumların öğrencilere slayt, projeksiyon ya da tepe göz gibi materyallerin yardımıyla sunulması bu materyallerin kullanımının yaygın olmasından kaynaklanmaktadır.

*Aydemir, D. N. (2011). Coğrafya Eğitiminde E-öğrenme. Yüksek Lisans Tezi, Marmara Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder